29 Ekim 2019 Salı

KEREVİZİN CİLDİMİZE FAYDALARI



Anti-aging etkili
Kereviz, içeriğinde serbest radikallerin sebep olduğu zararlara karşı korumaya yardımcı potansiyel antioksidan olarak vitamin A, E ve C vitaminlerini barındırır. A vitamini yaşlanma belirtilerini azaltırken E vitamini ise cildin nem dengesini korur.


KEREVİZİN CİLDİMİZE FAYDALARI
Cildin elastikiyetini artırır
Kerevizde Omega-6 yağ asidi bulunmaktadır. Bu asit cilde parlaklık ve esneklik vermekte ayrıca, kalsiyum, selenyum, fosfor, potasyum ve magnezyum gibi mineraller ile cilde besin sağlar.



KEREVİZİN CİLDİMİZE FAYDALARI
Akne ve sivilceleri azaltır
Kereviz cildi nemlendirir ve besler. Akne ve sivilceden muzdarip insanlar çay ağacı ve nane yağının içine kereviz suyu karışrarak cildine uyguladıklarında olumlu sonuçlar elde edeceklerdir.


KEREVİZİN CİLDİMİZE FAYDALARI
Yağlı ciltlerde etkili
Yağlı ciltten muzdarip insanlar da günlük olarak kereviz suyu içebilir. Bir diğer yöntem de kerevizi dilimleyip suyun içinde kaynatın. Soğutun ve buzdolabına koyun. Gece yatmadan önce cildinizi bu su ile silin. Bu yöntem ile cildiniz PH dengesini yeniden sağlayacaktır.


KEREVİZİN CİLDİMİZE FAYDALARI
Vitiligo tedavisi
Vitiligo (beyaz lekeler) ciltte görünen bir hastalıktır. Kerevizde bulunan psoralenler deride melanin üretimini artırarak, vitiligodan kurtulmanıza yardımcı olur.
psoralen diye bir madde barındırır bu dna'yı ve dokuları bozan ve insanlarda güneş ışığına aşırı hassasiyete neden olan bir zehirdir. ilginç tarafı bu madde sadece ışık altındayken aktif hale gelir.

bir kap kereviz çorbasını içtikten sonra solaryuma girmediğiniz sürece sorun olmayacaktır. pek çok kereviz toplayıcısındaki cilt problemlerinin sebebi de bu maddedir.

Kerevizin Zararları

Peki, kerevizin zararları var mıdır? Bazı bünyelerde alerjiye neden olabildiği için ciltte kızarıklık, kaşıntı, yüz bölgesinde şişmeye sebep olabilir. Hamilelerin de kerevizi dikkatli tüketmelerin de fayda var. Düşük kalori miktarı sebebiyle zayıflamak isteyenlerin sıklıkla tükettiği kereviz aynı zamanda oldukça yüksek besin değerine sahiptir.



GİRİT USULÜ ENGİNAR

Girit Usûlü Enginar (Videolu Tarif)

Girit Usûlü Enginar
Tarifini sevgili Nurhan hanımdan aldığım bu enginar tarifi şimdiye kadar en lezzetli bulduğum tariflerden. Diğerlerinden çok farklı bir malzeme eklenmemesine rağmen içindeki az miktardaki şeker, taze soğan ve hatta enginarların doğranma biçimi bile etkili olsa gerek. Enginar severlerin muhakkak denemesini tavsiye ederim.
Şu an enginar mevsimi değil ama arşivde daha fazla bekletmeden eklemek istedim.
Malzemeler
– 3 – 4 adet enginar
– 1 adet soğan
– 4 – 5 dal taze soğan
– Dereotu
– 1 tatlı kaşığı toz şeker
– Tuz
– 1 çay bardağına yakın zeytinyağı
Yapılışı
Soğanı yemeklik doğrayıp zeytinyağında güzelce kavurun. Enginarları limonla ovup 4’e bölün, soğanların üzerine ilave edin. Tuzunu, şekerini ve 1 bardak su ilave edip kısık ateşte pişmeye bırakın. Enginarlar yumuşamaya başlayınca iri doğranmış taze soğanları ve ince kıyılmış dereotunu ilave edip karıştırın. 10 dk. piştikten sonra üzerine zeytinyağı gezdirip servis tabağına alın.

NOHUTLU KEREVİZ YEMEĞİ

 Bizim Ege usulü, annem usulü kereviz yemeğini ne çok severim… Ne çok yenirdi bizde, yazın taze fasulyenin yendiği kadar çok… kışın en sevilen sebzelerindendi.
Ege usülü zeytinyağlı taze kereviz yemeği tarifi
Yapraklarının kurutulup baharat yapıldığını öğrendiğimde de, şehr-i İstanbul’a gelince manavların o güzelim dalları ve yaprakları çöpe atıp sadece kökünü sattıklarını gördüğümde de, kerevizi kokusuna dayanamadığı için sevmeyenler olduğunu duyduğumda da çok şaşırmıştım. Onlardan biri de sevgilim… Pırasayı, brokoliyi, hatta benim ısrarlarım sonucu deneyip karnabaharı bile sevmesine rağmen, kereviz kokuyor! Bence misler gibi kokuyor tabii…

Geçen bayram tatilimizde bir akşam, eve pek aç dönmediğimiz halde annemin kerevizinden koca bir tabak yemiştim, ertesi gün yola çıkacaktık ve aklımda kalacaktı. O yüzden tok da olsam yemiştim, hem de iştahla:) Tabağımı silip süpürmeden önce de aceleyle fotoğraflamıştım, bir gün tarifini yazmalıyım diyerek. Gün bugünmüş. Kışın da bol bol sebze yemek gerek, yazdan dondurucuya attığınız fasulyeler, patlıcanlar olabilir ama onlar tazecik mevsim sebzelerinin yerini tutmaz. Dün akşam bugün işten dönünce ısıtıp hemen yiyelim diye sevgilimin de yardımlarıyla bir borcam dolusu organik sebze ayıklayıp soslayıp fırına verdikten sonra bunlardan bahsetmek aklıma geldi işte… Arşivde fotoğrafı bekleyen kereviz yemeği ile beraber!
Dallı yapraklı taze kereviz
Neyse ki ekolojik pazara geliyor bizim kerevizlerden. Dalıyla yaprağıyla… Eğer siz de bu yemeğin tadını bilenlerdenseniz ya da denemek isterseniz muhtemelen kolay bulamıyorsunuzdur böyle kerevizler. Manavınıza rica ederseniz kereviz geldiğinde size dallı yapraklı halde ayırır. Ya da üşenmeyin, bir Cumartesi sabahı sıkı giyinip yolunuzu Feriköy pazarına düşürün. Filenizi sağlıkla doldurun.

Malzemeler: (3-4 kişilik)

  • 1 adet kereviz
  • 1 adet havuç
  • 1 adet kuru soğan
  • Dilerseniz 1-2 çorba kaşığı konserve domates
  • 1/2 çorba kaşığı domates salçası
  • 1/2 çorba kaşığı toz kırmızı biber
  • 1 çay kaşığı deniz tuzu
  • 4 çorba kaşığı zeytinyağı
  • 1 avuç kadar haşlanmış nohut

Yapılışı

  1. Kerevizin kafasını kuşbaşı doğrayın. Yeşil yapraklarının kötü olan kısımlarını atıp taze olanları iri iri doğrayın. Saplarının da taze olanlarını 3-4 cm uzunluğunda doğrayın (eğer saplar kolayca kırılmıyorsa taze değildir ve kolay pişmez, onları atabilirsiniz). Doğradığınız tüm kereviz parçalarını geniş bir kaba alıp bol suyla yıkayın.
  2. Soğanı yemeklik doğrayıp zeytinyağında pembeleştirin. Havucu uzunlamasına dörde bölerek doğrayın, soğanlara ekleyerek birkaç dakika kavurun. Bu aşamada dilerseniz birkaç kaşık domates konservesi ekleyebilirsiniz.
  3. Salçayı ve kırmızı biberi ekleyin. Karıştırdıktan sonra kerevizleri ilave edin, tuz ekleyin ve kapağını kapatıp kısık ateşte 5 dk kadar pişirin.
  4. Tencerenize kerevizlerin üzerini örtecek kadar sıcak su ekleyin. Kısık ateşte, kerevizler yumuşayana kadar pişirin. Ortalama 20 dk kadar sürüyor, arada kontrol edersiniz.
  5. En son severseniz eğer nohut ekleyin yemeğinize. Nohut hem yemeğinizin besleyiciliğini artırır hem de kerevize çok yakışır.
Hımmm.. yanında ne yiyelim… Yanında ben yoğurt severim:) Yoğurt ve ev ekmeği yeter bana. Ama hani güzel bir pilav da yakışır.
Sağlıklı yemek ne güzel şey… ne iyi geliyor insana… Cumartesi olsa da pazarıma gitsem yine, geçen hafta işe gitmeden önce üşenmeyip sabahın köründe gittiğim gibi… Eve döndüğümde hem burnumun ucu, hem de parmaksız eldivenlerim yüzünden parmak uçlarım donmuştu resmen ama mutfağıma taşıdığım sağlıktan dolayı çok mutluydum. Size de öneririm…

PİRİNÇLİ KEREVİZ YEMEĞİ




Zeytinyağlı, Havuçlu, Pirinçli Kereviz Yemeği Tarifi, Nasıl ayapılır ve Malzemeleri:
600 gr. Kereviz
6 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
1 Adet Soğan
1 Tatlı Kaşığı Salça
2 Adet Orta Boy Havuç
1 Yemek Kaşığı Pirinç
1 Çay Kaşığı Toz Şeker
1 Tatlı Kaşığ Tuz
3 Su Bardağı Kaynar Su
Maydanoz
Limon
Ön Söz:
Zeytinyağlı pirinçli kereviz yemeği, bana kerevizi sevdiren süper yemek. Bu yemeğin üzerine kuru nane serper, limon sıkar ılık veya soğuk olarak yerim. Resimden farkedileceği üzere üzerine göstermelik maydanoz koydum, resmi çektikten sonra tencereye bolca kuru nane ilave ettim. Aslında bu yemeğe maydanozda yakışır, arzu eden yemeği naneli yer. Pirinçli kereviz yemeği yer elmasıyle birlikte yapılabilir. Hatta yemeğe pırasa dahi ilave edilebilir. Fakat, yemek o vakit zeytinyağlı kış türlüsü olur. En güzeli yemeği bu tarifle yapmak, tavsiye ederim.
Ön Hazırlık:
Kereviz, havuç soyulacak ve istenilen irilikte küp şeklinde doğranacak. Soğan soyulacak ve yemeklik doğranacak. Pirinç yıkanacak ve süzülecek. Kaynar su hazır edilecek. Maydanoz ve limon, yemeğin servisinde kullanılacak.
 Tencereye zeytinyağı konulacak ve ısıtılacak. Üzerine sıra ile soğan, havuç, salça ilave edilecek ve düşük ısıda kavrulacak. Ardından kereviz, pirinç, toz şeker, 3 su bardağı kaynar su, tuz ilave edilecek ve karıştırılacak. Yemeğin tuzu karar hale getirilecek. Ocak ısısı yükseltilecek.Tencere kaynamaya başladıktan sonra, tencerenin kapağı kapatılacak. Ocak ısısı en düşük ısı konumuna getirilecek. Saat’a bakılacak not edilecek. Tam, 30 dakika bitiminde pirinçli kereviz servise hazır. Şimdi üzerine maydanoz serpebilirsiniz. Sonrası malum.

‘Kolay Gelsin



4 adet büyük boy kereviz
3 su bardağı su
1 adet limonun suyu
Yarım çay bardağı zeytinyağı
1 adet soğan
2 adet havuç
1 çay bardağı pirinç
1 çay bardağı bezelye
1 demet dereotu, tuz
Kış sebzesi denince akla gelen ilk gelenlerden biri kereviz. Keskin kokusu ve aroması nedeniyle çok sevildiği söylenemese de faydaları saymakla bitmez. Örneğin kuvvetli bir uyarıcıdır; sinirleri yatıştırır. Karaciğere, akciğere faydalıdır. Sapı, yaprağı ve kökü ile her şekilde kullanılan bu sebzenin, kaynatılarak içildiği takdirde mide rahatsızlıklarına geldiği de biliniyor. Bu yüzden ne yapıp edip en azından 2 haftada bir sofranızda kerevize yer açın. Gelelim yemeğimize: İki su bardağı suyu bir tencereye koyup kaynatalım ve limon suyunu suya ekleyelim. Kerevizlerin kabuklarını kalınca soyup, bu suda yaklaşık olarak 10 dakika haşlayalım. Ardından sudan çıkartıp ikiye bölelim ve ortalarını oyalım. Buradan çıkan kısımları küp şeklinde doğrayıp kenara alalım. Zeytinyağını tavaya koyup piyazlık doğradığımız soğanı ve küp doğradığımız havuçları 5 dakika kavuralım. Kenardaki kerevizleri de ekleyip 5 dakika daha kavuralım. Pirinçleri 10 dakika haşlayıp kavurduğumuz sebzelere ekleyelim. Haşlanmış bezelyeleri ve tuzu da ilave edelim. Kerevizleri bir tencereye yerleştirip hazırladığımız içi ortalarına dolduralım. Üzerlerine su ekleyip pişirelim. Ilındıktan sonra dereotu ile süsleyerek servis yapalım. Afiyet olsun.









AYVALI KEREVİZ YEMEĞİ


Zeytinyağlı ayvalı kereviz tarifiMalzemeler
3 adet iri boy kereviz
1 adet iri boy ayva
1 adet boy soğan
1 adet havuç
1 tatlı kaşığı tuz
2 tatlı kaşığı şeker
1,5 çay bardağı zeytinyağı
2 su bardağı portakal suyu
Ön hazırlık olarak soğanları piyaz şeklide doğrayın. Havucu halka halka, kabuklarını soyduğunuz kereviz ve ayvayı da elma dilimi şeklinde doğrayın.
Yayvan bir tencereye zeytinyağını, doğranmış soğan ve havuç ve de şekeri ekleyip birkaç dakika kavurun. Kereviz ve ayvayı ekleyip 5 dakika daha kavurun. Kerevizlerin üzerini hafif geçecek kadar portakal suyu ekleyin. Tuzunu ilave edin. Sebzeler yumuşayıncaya kadar pişirin.

UNUTMAYIN SEVMEYENİ DE VAR


aromatik olan her besin gibi çok seveni de vardır nefret edeni de.
damak tadı gelişkin kişiler bu tür aromatik besinleri severken daha kapalı görüşlü, sadece karnını doyurmak için yiyenler ise sevmez, hatta bir sebzeye küfredecek kadar nefret eder.
aromatik besinlere örnek: küçükbaş hayvan bazlı ürünler (keçi-koyun eti, sütü ve süt ürünleri), her türlü sakatat, rokfor, konya küflü peyniri, dry aged et gibi fermente ve küflü gıdalar, kereviz-bamya-şevketibostan-trüf mantarı-yıldız anason-kişniş gibi alışılagelmişin dışında lezzete sahip et dışı gıdalar.
bunlardan hoşlanmayanlara her gün yağsız dana etini, yağsız kıymayı, patatesi, makarnayı, tavuğu temin et, mutlu mesut yaşarlar.
konu tamamen zevk meselesi olduğundan kimse haklı ya da haksız değil.

psoralen diye bir madde barındırır bu . dna'yı ve dokuları bozan ve insanlarda güneş ışığına aşırı hassasiyete neden olan bir zehirdir. ilginç tarafı bu madde sadece ışık altındayken aktif hale gelir.

bir kap kereviz çorbasını içtikten sonra solaryuma girmediğiniz sürece sorun olmayacaktır. pek çok kereviz toplayıcısındaki cilt problemlerinin sebebi de bu maddedir.

edit: ayrıca tansiyonu yükselttiğinden düşük tansiyonlular için faydalı, yüksek tansiyonlular için zararlı olabilmekte.

sapları, çok yüksek oranda lif ve az miktarda demir içerir; ama bu yoğun selüloz fiberleriyle demir emilimini oldukça azaltır. hatta kahve, çay, kola ve antiasit gibi çok bilindik popstar maddelerin yanında "yüksek selülozlu gıdalar(kereviz sapı) demir alımını azaltır" şeklinde boy göstermeye başlamıştır:

ayıkladıktan sonra farkettim ki eli turuncuya boyuyormuş. zaten sevmezdim iyice nefret ettim.

çöp.

o kadar luzumsuz bir sebzedir ki; kereviz corbasi yaparken harcadiginiz enerji, o corbanin size verecegi enerjiden daha fazladir.

bütün annelerin sözlesmiscesine, patates süsü vermeye calistigi sebze. 'çooocuum patates o, patates. hadi aç bakiim agzini' seklinde yedirilmeye calisilir. hah. patatesmis. hangi iklim sartlarinda yahu. ben bilmiyo muyum patatesin tadini. düpedüz baska bisey iste bu. aci desen diil. eksi desen diil. lakin herseye ragmen saygi duydugum, önünde hürmetle egildigim sebzelerin basinda gelir. zira tek bir kereviz tanesine, bir tarla dolusu patates ekleseniz dahi tadindan asla ödün vermez. aksine patatesi de kendine benzetir. böyle tavizsiz, celik iradeli bi bitkidir kendisi. takdir ediyoruz.

kuchuk chocuklara ceza olarak yedirilen sebze.
bi de salaklara takilan genel ad.

suyunun zayiflattigi solenir. bilmem ise yarar mi
pazar dergilerinde yazardi eskiden
igrenc kokulu, yemedigim tek sebze

sadece salatasi yenir, mayonezli yogurtlu cevizli sarimsakli bisi yapilir, anca oyle agza konmaya deger bi sekil aliyo meret

kokusunu 100 metre öteden alabildiğim, göz teması haline girdiğim anda da kustuğum tanrının cezası bir musibet.

klasik olarak, tadi kotu olarak bilindigi icin, binbir mevzuya faydali oldugu iddia edilen sebze, meyve, bitki, her ne ise i$te...

"bahçelerde kereviz; hoppa ninna,
biz kereviz yemeyiz; hoppa ninna,
kerevizi yiyenler; hoppa ninna,
falan filan gibi eşşekler; hoppa ninna."
şeklindeki tezahürata mal olmuş güzide sebze.

bazi memleketlerde kokunu degil, sadece odunlasmis sapini bulabileceginiz sebzedir. katur kutur yenir, ah bir de koku olsaydi denir.

sevemediğim yiyeceklerin başında gelir.

kokusuyla insani evden püskürtmek için pisirilen sebze.

her ne kadar bi çok hastalığa yok efem şişmalığa iyi geldiği söylense de yenilebilitesi çoook çok düşük olan sebze kılıklı, ne idüğü belirsiz yeşil bitki..

karnıbahardan sonra ki yiyecek kisvesindeki en büyük eziyettir insanlığa. kötü kokar ve lezzet kavramından çok uzaktadır.

mezarlıklarda da yetiştiğinden mezarotu da denirmiş buna.

rahmetli anneannemin "ölü otu gibi kokuyor" diyerek yemediği sebze. ben de dayanamıyorum kokusuna maalesef, sadece içinde pişen patatesleri* yiyebiliyorum.

kokusu psikolojik bunalıma da yol açabiliyor.
dipnot: kokusunu duyduğumda 1200'lü yılların almanyası'nda, içinden gök yüzünün dahi zor gözükebileceği kadar gür bir ormanda, ellerim ve ayaklarım bağlanmış olarak canlı canlı toprağa gömülüyormuşum hissine kapıldığımı söyleyebilirim. hani içi bayılır ya insanın, onun da ötesinde, iç ölmesi, için canlı canlı gömülmesi

kereviz; yerken aldığınız kaloriden , fazlasını tükettiğiniz, faydalı olduğu iddia edilen sebzedir. genelde çocuklara ceza olarakta yedirtilir ( sanırım çocuk yerken yorulup bitkin düşsün diye)

kendimi bildim bileli hiç sevmediğim,sevemediğim ve sevmeyeceğimi düşündüğüm kokusu insanın evden uzaklaşmasına sebebiyet veren tadı mide bulandıran, itici sebze türü..

pişerkenki kokusundan tiksindiğim, çocukluk kabusum canlı.

acliktan midesi yapismis bir sahsin, kendini kirlara bayirlara vurmasini takiben tesadufi bir sekilde bulup, acligin da vermis oldugu gaflet ile pisirip biz gelecek nesillere besleyici, bol vitaminli, lezzetli ve kan yapici gibi sacma gerekcelerle kaktirdigina inandigim sebze.

annelerin neden inatla makarnanin icine soktuklarini ancak;
a: cocuklar makarna sever
b: cocuklar kerevizden nefret eder
c: o zaman igrenc kerevizi muhtesem makarnaya katarsak enayi cocuklar afiyetle yer
önermeleriyle aciklayabildigim sebzemsi
olmaz öyle sey yahu ne isi var kerevizin makarnada. evlerden uzak hatta

19 yıl boyunca yemediğim besinimsi. derken bir gün sevdiceğin ellerimle yediricem gazına gelinir ve tadına bakılır. sonuc tabi ki hüsran.. hatır için çiğ tavuk falan da yenmez yani, yemeyin bu lafları.. bi yemek bu kadar mı gereksiz olur, ağız tadını bu kadar mı bozar. hala yememiş olanlar, kesinlikle doğru yoldasınız hem o kadar güzelim sebze varken ne gerek var ki kerevize..

doğru formülü hala bulunamadığından, sürekli çeşitli varyasyonları üretilen başarısız sebze. işe gireli 3 ay oluyor, ve her iki haftada bir kereviz. emprovize kereviz. hammadde kötü olunca, sonuçlar da isabetli olmuyor. neyin ısrarı anlamıyorum. kokusu da hoşuma gitmiyor. ama çok sağlıklı olan herhangi bir şey gibi lezzetten fersahlarca uzak olan bu sebzeyi, doğru yöntemle terbiye ettiğimiz zaman yeni bir çağ başlayacak ondan eminim. pazartesi sendromu bile olmayacak.

hayatımda bir kez yediğim sebze. o gün farkettim ki, sulu yemeğin içinde fena halde patatese benzemekte. tabi doğranma şekli de önemli. tencerenin kapağını kaldırdığımda, yeni pişmiş olan kaynar sulu yemeği görünce, üstündekileri de patates sanınca, açlıktan olsa gerek bir tane ağzıma atayım dedim, zorla. ancak ben renginden şüphelenmiştim zaten. hiç de patatese benzemiyordu rengi. daha şeffafımsıydı sanki. ağzıma attım. tadı zaten bir garipti. çiğnemeye başladım, iyicene garipleşti tadı. "ulan bu nasıl patates be?" diye sordum kendime. akşam annem gelince öğrendim ki, patates değil kerevizmiş. o gün hayatımda bir ilki denediğim gündür. ayrıca her şeye faydalı olduğu da iddia edilir. ben faydalı şeyler kullanmadığım için bilmiyorum, doğruluğunu.

yedikten sonra, yıllarca pırasaya haksızlık yaptığımı düşündüğüm,kokusu da tadı da berbat sebze.

süper bir tarifini biliyorum. bamyalı kereviz.
normal kereviz yemeği yaparcasına kerevizleri tencereye atıyorsunuz, sonra evde varsa bamya da koyuyorsunuz tencereye. isteğe bağlı olarak herhangi bir sebze de börülce falan eklenebilir. sonracıma tencereyi içindekilerle birlikte çöpe atıp dominostan pizza söylüyorsunuz, afiyet olsun.

her gördüğümde patates taklidi yaparak prim kazanmaya çalışıyor. yer miyim lan ben bunları. iki dakika adam ol lan.

pişerken kokusuna dahi katlanamadığım tek yiyecek. duramıyorum evde. kime sorsam bayılıyor bide buna nedendir bilmem. salatısı, çiğ ve kokusuz olduğundan biraz daha katlanılabilir lakin yine de uzak durmayı tercih ediyorum.

patatesle birlikte yemeği yapıldığı zaman görüntü olarak patatese benzemesi sebebiyle patates zannedilip ağza alınan ancak sonra pişman olunan sebze. ben sevemedim yani.

bir kerevize iki saat durmaksızın bakan bir insan delirir. tepesinden yeşil yapraklar çikan soluk benizli bir ölü gibidir kereviz. kökleri tuhaf bir yaratığın kolları gibi uzanır, dallanır, birbirine karışır, hangi kökün nerede bitip nerede başladığını bilemezsin. eline alsan, nemi canlı bir böceğin nefesi gibi bulaşır ellerine. iyi ile kötüyü aynı anda taşıyamayan bir şizofren kadar tuhaftır kereviz, saf kötülük ya da saf iyilik gibidir. tek başına işe yaramaz. nefret bile uyandırmaz. sinsi sinsi delirtir insanı kereviz. şimdi mutfakta gördüm uykum kaçtı, asabım bozuldu, ondan yazıyorum.
kerevizde korkunç bir yan var kabul edin. oysa patates öyle mi. canım patates..

mesela erkek olarak yaratılacağına kereviz olsaydı ve benden başka kimse sevmeseydi onu.

havucun kankası. yalnız doğrarken elleri çok pis kokutuyor. tava tencere yıkadım, sanki hala kokuyor. seni ben ellerimi ovasın diye mi aldım limon!

tarım ile, çiftçilik ile ilgili bir birimde karar mercii olsam yetiştirilmesini yasaklayacağım çok hücreli. şunun yerine patatesi, domates vb... yetiştirilse çok daha makbul, çok daha yararlı yemin ediyorum.
kereviz ne la !!!

karistirilan sebzedir. uni.deyken ev arkadasimla cok heveslenip biraz da ekonomi yapalim diye pazara cikmistik. ben hicbir seyi dogru duzgun bilmiyordum o zamanlar. o patatesin taze olup olmadigini bile anlardi. o zaman cok sasirmistim buna ama anladim ki bunu anlamak hic de zor degilmis. neyse ciktik pazara.dolaniyoruz. ben bir sey gordum ve sordum bu nedir die. o da havali bir sekilde ayy onu da mi bilmiyorsun bakisi atarak enginar dedi. tabi bunu der demez esnaf amcam bi kahkaha patlatti. noluyoruz lan olduk. ama adam nasil mutlu. ney abla neyy o die bagiriyor arkamizdan. ben tabi arkadasa bakiyorum bi aciklama yapsin die. ama onun da giki cikmiyor. amcam arkamizdan bagirmaya basladi tabi bol kahkahalarla.
kerevize gel abla kerevizeee...
kerevizle tanismisligim o gun oldu sanirim. o zamana kadar nerde yasadigim ve nasil yasadigim da tartisilir.

kerevizle ilgili en güzel yorum, işler güçler dizisinin 26 şubat'taki bölümünde yapılmıştır: kereviz sadece yediğin zaman ölmediğin için gıda muamelesi görüyor...
son dönemlerde karaciğer dostu ilan edilse de; buradan açıkca ilan ediyorum ki değil dostum olmak benimle uzaktan yakından bir tanışıklığı yoktur, tanımam etmem, ahbaplığım olmadığı gibi tanışıklığım da yoktur.

hatanın sebze halidir.

sinoplular'ın sevmediği, ama sağlık manyağı sinoplu annelerin zorla yedirmeye çalıştığı sebze. türküsü bile yakılmıştır (bkz: tini mini hanım

çöllerde, dağlarda falan günlerce aç susuz kalsam, artık açlıktan kolumu kaldıracak halim kalmasa ve bu durumda bir tabak kereviz yemeği karşıma çıksa, o zaman bile ancak hayatta kalacak kadarını yiyebileceğim korkunç kokulu sebze. böyle bir koku olamaz ya. o koku burnuma geldiği saniye başım ağrımaya, midem bulanmaya başlıyor. yemek seçen bir adam da değilim ama kerevizi bırak yemeyi, yapıldığı gün evde bile duramıyorum.

besin değeri suntayla aynı olan, sebzelerin yüz karası.

sene olmuş 2013, çevremde hala bunu yiyenler var. annemi ikna ettim yapmıyor artık. yediremeyeceğini anlayınca pes etti kadıncağız. kereviz yemeği için jübilesini yapalı yıllar oldu. arada sırada duygulanıyor, o eskiden yaptığı kerevizlerden bahsedip nabız yokluyor ama yemezler. hayat şimdi kerevizsiz daha güzel.

enginar diye bir şey var, yemeyen bir insan değilim. hatta brokoliyi bile kabul edebilirim ama kereviz nedir arkadaş? kerevizi çok severim diyen insana her zaman şüpheyle yaklaşırım

sevmediğim tek sebze.

en başta isminden kaybeden sebze. kereviz ne lan?

sırf yiyip de ölmediğin için gıda muamelesi gören sebze çeşididir.

kotu kokusu ve pis tadi yuzunden hic sevmedigim, kendisinin de aslinda ne mal oldugunu bildigi ve o nedenle patates kamuflajina burunerek sinsi sinsi kendini yedirmeye calisan, serefsiz sebze.

KIYMALI KEREVİZ YEMEĞİ


eskiden pek sevmediğim bir sebze. sonra annemin bir arkadaşının yaptığı versiyonuna bayıldım. o gün bugün her kış 3-5 kez yaparım. anneme de "sen yapamıyormuşsun o yüzden sevmiyormuşum" diye takılır, eğlenirim. baya baya bozuluyor. bana sevdiren tarif aşağıda.
kıymalı terbiyeli kereviz yemeği
100-200 gr kıyma
yarım çay bardağı kaliteli zeytinyağı
4 orta boy kereviz
1 havuç
1 orta boy soğan
2 diş sarımsak
3 kaşık salça
1 yumurta sarısı
yarım limon
kıymayı yağda biraz pişirin, soğanı ekleyin. birlikte güzelce kavurduktan sonra birer dakika arayla, sırasıyla doğranmış sarımsağı, salçayı, ince doğranmış havucu ve irice doğranmış kerevizi ekleyin. üstüne 1,5 su bardağı su ve salçanız tuzsuzsa tuz ekleyin. kapağını kapayın pişsin. 15-20 dakikada pişer, yine de bir tanesini deneyin. suyu az kaldıysa biraz su ekleyin. suyu tamamen bitmiş olmasın ama çorba gibi de olmasın.
piştikten sonra yarım limon ve yumurta sarısını bir kapta çırpın. içine biraz yemek suyundan ekleyip karıştırdıktan sonra yemeğin üstüne gezdirin. örselemeden karıştırıp servis edebilirsiniz.
not: kerevizin yeşil sapları varsa bir tutum doğrayıp ekleyebilirsiniz. fazlası alışkın olmayana fazla baharatlı gelebilir.

KEREVİZİN CİLDİMİZE FAYDALARI

KEREVİZİN CİLDİMİZE FAYDALARI Anti-aging etkili Kereviz, içeriğinde serbest radikallerin sebep olduğu zararlara karşı korumaya yardı...